banner
ÇOCUKLUK HATIRALARIM - 2 İLKOKUL

ÇOCUKLUK HATIRALARIM (1971-1976)

Bölüm 2- İLKOKUL

 

 

 

Dedem, amcam ve babam hayat boyu en ufak dahi olsa birbirlerini hiç kırmadıkları için ayrılmamışlardı.

Köyde dedemin evinde,İstanbul Emirgan‘da amcamın aldıgı binada, aynı çatı altında oturur,tek bir aile gibi yaşardık.

Burada, anam, annem ve yengemin de hakkını verelim. Nede olsa iş kadında biter.

„Hiç yoktu“ desem doğaya aykırı,

acıcıh kaynana-gelin-elti dıdı bıdısı olsa da standartın çok altındaydı.

Amcam Almanya'ya işci olarak gidince yengem ve yeğenlerim Dilek,Demet köye dönmüştü.

Ev daha da neşelenmişti. Yengemi çok sever sayardım. Oda tatlı diliyle benim nazımla oynar, evlatlarından ayrı tutmazdı.

 

Dilek , Demet , ben 1971

 

Ben ilkokul bire başlamıştım. Evde yengemin de yardımıyla okuma yazmayı çabucak ögrendim.

Okuma ve ögrenmeye meraklıyım, derslerimde iyi, yıl sonu ==> Pekiyi, geç ikiye.

İkide ==>Pekiyi , geç üçe. Üçde ==> Pekiyi , dur bekle! Anlataçaklarım var.

 

Artık biraz büyümüş, bağ, bahçe işlerinde dedeme yardım ediyordum.

Dedem de tansiyon ve şeker (diyabet) çıkmıştı. Göründügü bir doktorun,"Yusuf amca şekerin tek ilacı çok çalışmak" demesiyle dedemi tutana aşk olsun. O bağ senin, bu tarla benim koşturuyorduk.Bu arada bağ, bahçe işlerini hiç sevmem. Dedemi yalnız gödermeyede gönlüm elvermiyor. Dedem de bana kıyamıyor,"gelme" diyor.

Dedem istemese bile gücüm yettigi kadar yardımcı olup, hep yanında oldum.

 

Köyden hatırladıklarım: 1970 yılında Ali emmi (Ali Çelik) muhtar seçilmişti. Çok dürüst ve çalışkan biri olan Ali emmi köye suyu ve elektirigi getirdi.

Köy meydanındaki Yeni Cami yi yaptırdı. Cami yapıldı fakat aynı zamanda bizim evin yoluda kapandı.

Bu arada amcamın Almanya'dan gönderdigi bir belgeye (çocuk parası için galiba) muhtarlık mührünü basmak için dedemden, köy sandıgı için, cüzzi miktarda para isteyince,dedem tarafından istenmeyen adam ilan edildi:)

Köye Ürgüp-Avanos-Kayseri arası yolcu taşıyacak ilk minibüsün Patat Mehmet tarafından getirildigini hatırlıyorum.

Kısa bir süre sonra ikinci minibüsü İzmirliler getirdi. Kaptanlar Ekrem ve Metin‘di. Babaları Mehmet yada Mustafa dayı sürerse köylü binmeye korkardı :)

 

1972 yaz tatilinde İstanbul‘a anne-babamın yanına gidip 3 ay kaldım.

 

Ailem  1972 İstanbul

 

Bu arada Amcam istek yapmış,yengem Demet ile birlikde Almanya'ya gitmişti. 1973 de Babam da Almanya'ya gidince, annem ve kız kardeşim köye döndü. 1974 de ben üçünçü sınıfı bitirmiştim. Babam bizi Almanya‘ya götürmek istiyordu. Benim gitmeme Dedem istemiyerek de olsa razı oldu. Ben de istemesemde Almanya'yı da merak ediyordum. Neticede ekim 1974 de annem, ben ve kız kardeşim Almanya'ya geldik. Son yıllarda gurbetcilerin ailelerini ve çocuklarını getirmesi sebebiyle Almanyada bazı okullarda Türkçe sınıflar açılmış Türk öğretmenler getirilmişti. İlk okul 4 ü bu sınıflarda Almanya‘da okudum. 10 ay sonra 1975 yazı izine geldik.

 

Dedemin en büyük hayali beni okutup ögretmen yapmaktı. Olaya el koydu, torunu kalacak, okuyacaktı!..

 

Ben de kararlıydım, Dedemin hayalini gerçekleştirecektim.

 

Fakat bir problem vardı, dördüncü sınıfı Almanya‘da okudugum için öğretmenler kararsızdı

Köyde üçüncü sınıfı okudugum ve çok sevdigim ögretmenim Kürt Osman Ürkmez 5.sınıfa,

öbür üç ögretmen 4 den devam edecek diyordu.

Sonunda beni sınava soktular. Sınav sonucu, "al diplomanı git" dememek için, 5 i okusun, işimize de yarar dediler :)

Anlaşılmıştı, köy okulunda 5 sınıf vardı fakat öğretmen 4. Birinci sınıfın derslerine çogu zaman ben girecektim. Yardımcı ögretmenlige bile başlamıştım. Allahım, Dedemin hayali bu kadar çabukmu gerçekleşiyordu.. Görecegiz!

 

1975 İlkokul

 

Hayatımınen güzel yıllarından biri olan 5. sınıfa başladıgımda, apoletimde yıldız takacak yer kalmamıştı :)

Okul başkanı,sınıf başkanı,temizlik başkanı..(!)

 

O güzelim günler tek tek geçti.

15 tatile girdigimizde Osman Ögretmenim benim okumaya nasıl ve nerde devam edecegim konusunu araştırıyordu.

Sonunda Devlet yatılı okul sınavlarına girmemin uygun olacagını söyledi.

Nisan ayında sınıfdan 7 kişi Ürgüp‘de yazılı sınava girdik. Tek ben sınavı kazanmıştım. Fakat daha birde  sözlü sınav vardı. O sınavı da verdim, heyacanla sonucu bekliyoruz.

Osman Ögretmenim devamlı Ürgüp ile temas halinde ama bir türlü haber gelmiyor.

 

Bir cumartesi günü ögretmenim Ürgüb‘e gitti, minübüslerin dönüş saatinde kahvelerin önünde bekliyorum.

Minübüsden indi, suratı asık, beni dövecekmiş gibi bakıyor, sert sert, "al şunları bizim eve bırak gel" dedi. Ekmek felan almış, koşarak eve bırakıp döndüm.

Kahveye oturmuş, beni görünce "gel lan buraya eşşek herif" dedi.

İçim cız etti,kaybetmiştim. Kafam önümde yavaş yavaş yanına vardım.

Birden sarılıp,alnımdan öptü," KOÇUM BENİM,KAZANDIN " dedi.

Kısa bir şok dan sonra bende sarılıp ellerini öptüm.

 

Biraz sonra Dedemin yanına koşuyordum..

 

“DEDEEEE KAZANDIMMM, HAYALLERİNE BİR ADIM DAHA YAKLAŞTIM.. „diyebilmek için.

 

 

Bekle beni, geliyorum.. KONYA,EREGLİ, İVRİZ ÖGRETMEN OKULU

 

 

 

Sevgili okur, geçmişlerime Rahmet dileyip, bir Fatiha okursanız, hatıralarımı yazmaktaki amacıma ulaşmış olurum. Allah sizden razı olsun.

 

Üçüncü bölüm – SON da buluşmak dileğiyle kendinize iyi bakın ve sevin..



Yücel Özata
Okunma Sayısı: 911


3.15.219.217








  Recai Türkoğlu

Yücel'ciğim yüreğine sağlık. Çok güzel yazmışsın. Selamlar *** Hocam, teşekkür eder, hürmetle ellerinizden öperim. Yücel ***

  Yusuf ÜNLÜ

Okudum 11 ihlas bir fatiha mekanı cennet olsun inşallah ** Allah senden razı olsun Kavasım, agzına, yureğine sağlık.** Yücel**

  Maksut SARI

''Arkası yarın...'' dizisi gibi oldu.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Admin den Açıklama
Aidat Borcu Sorgulama
Son Ziyaretçi Yorumları
Memduh Bulut
İlk arabayı MUSTAFA BULUT ve HASAN KARACA getirmiştir sene 1964 bilginize

Sofular genclik
Cok güzel olmuş ama cok kişiyi tanıyamadık site İcin Teşekkürler ZEMİ

Ragıp naz
Abim çok teşekkür ediyorum Allah razı olsun böy güzel bir site yapdığından dolayı eline sağlık


Tüm ziyaretçi yorumları için tıklayınız.
Günlük Gazeteler

 

© Copyright 2020  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır.


Top