ÇİFTÇİNİN ve ÜZÜMÜN KADERİ.

Köylümüzün özlemle beklediği Dirmit (Dimrit) üzümü hasadı bir hafta önce başladı.

Son 10 yılda mazot ve gübreye %200 zam gelirken, üzüm fiyatları aynı kaldı. Bugün olduğu gibi 2010 yılında Kayseri de iki buçuk, üç liraya üzüm satardık.
Çiftçinin halini anlatmaya başka söze gerek var mı?

Çevremizde en büyük üzüm üreticisi köy olan Sofular'dan günde bir kamyon (6 ton) üzüm ancak gidiyor Kayseri sebze haline.
1970'lerde Kayseri nüfusu 500 bin iken, Sofular, Aksalur, Ulaşlı, Garipçe köylerinden giden üzüm bugün kinin 30 katı idi.
Kayseri nüfusu bir buçuk milyon oldu fakat arz talep azaldı.

Sene 1968 babamla birlik de ilk Kayseri'ye gidişimi hatırlıyorum.
Üzümü 50 kiloluk küfelere tutar, ağzını soğdek denen bir ot ile kapatır, eşeklere yükler, okulun alt tarafında değirmenin olduğu yerde üzüm garajı vardı oraya getirirdik.
Garajın bir de bekçisi olurdu, en kıdemlisi de Kırmalı Recep.

Sahibi bizim köylü olmayan, Çepel dedikleri siyah burunlu bir kamyon köyün üzümlerini taşırdı.
Kamyonun ön tarafında bir buçuk metre yer ayrılır ortasına kalaslar atılır üzüm götürecekler 20 kişi oraya binerdi. Yukardakiler üşür, alt taraftakiler ayak ve başka kokulara dayanmak zorunda.
Gece yarısı yola çıkılır, Kamyonda yolcu yasak, Trafik görmesin, eğil, büzül, üstünü ört.. Boğaz köprüsündeki kokuyu duyunca Kayseri'ye yaklaştığımızı anlardık.

Şehrin merkezinde olan sebze haline sabah ezanı varıp çeşitli komisyonlara üzümleri indirir ve önce bal, ekmek, çemen ile karnımızı doyururduk.
Saat 10 olmadan bütün üzümler satılır. Öğlen parasını alır İhtiyaçlarımızı aldıktan sonra alan memnun satan memnun bir halde köyümüze dönerdik.
El arabasını, at arabasını alan esnaf gelir 5-10 kasa üzüm alır mahalle aralarında cüzi bir miktar karla satardı. Halk ucuza yer, biz de çok satardık.
Her 15 yılda bir taşına taşına sebze hali Kayserinin dışarısında kaldı. Tüketici gidemiyor, küçük esnaf bitti. Her şey üçe alıp dokuza satan büyük şirketlerin ve komisyoncuların eline kaldı.

Bu sene Covid-19 belası da her şeyin üzerine tuz biber ekti.
Hükümetten beklentilerimiz var. Üretimde kullanılan elektrik, su gibi hizmetlerin ücreti alınmasın ya da ertelensin. Gübre yem ve zirai ilaçlarda destek bekliyoruz. Vergiler bu süreçte indirilmeli. Çiftçilerin kredi borçları ertelensin diyoruz ama çiftçinin para kazanması sağlanmazsa bu insanlar borçlarını seneye de ödeyemez. Çiftçileri rahatlatacak ileriye güvenle bakılacak çalışmalar yapılmalıdır.

Ad Soyad(*) Mail Telefon Mesajınız(*) IP Adresiniz 3.142.197.212

Güvenlik kodu